Your Career Partner

İletişim

  • Ümit Mahallesi Seralar Bölgesi 8.Cadde No:123/5-6 Çankaya 06810 Ankara
  • neslihan.karaoglu@humanpartner.com.tr
  • 0.530.906 6164

Sosyal Hesaplar

İmposter Sendromu: Yetersizlik Yanılgısı

İmposter Sendromu Nedir? Yetersizlik Yanılgısı ve Başa Çıkma Yolları

Başarılarınla takdir ediliyor, terfiler alıyor, projeler yönetiyor olabilirsin.
Ama iç sesin hâlâ susmuyor:
“Bu başarıyı aslında hak etmiyorum...”
“Beni fazla abartıyorlar…”
“Bir gün foyam ortaya çıkacak…”

İşte bu içsel sorguya verilen isim: İmposter Sendromu.
Ve bu his, düşündüğünden çok daha yaygın.

İmposter Sendromu Nedir?

İmposter sendromu, kişinin kendi başarılarını içselleştirememesi, onları şans ya da dış faktörlerle açıklaması ve kendini bir “sahtekâr” gibi hissetmesi durumudur.
Yani aslında yeterli olmasına rağmen, kendini yetersiz hissetme yanılgısıdır.

Terim ilk kez 1978 yılında psikologlar Pauline Clance ve Suzanne Imes tarafından tanımlandı.
Zamanla özellikle yüksek başarı gösteren, sorumluluk sahibi, mükemmeliyetçi bireylerde yaygın olarak gözlemlendiği ortaya çıktı.

Kariyer koçu olarak çalıştığım profesyonellerden sıkça duyduğum bazı iç ses örnekleri:

 “Pozisyona layık değilim, sadece doğru zamanda doğru yerdeydim.”
 “Beni övdüklerinde utanıyorum çünkü içten içe biliyorum, o kadar iyi değilim.”
 “Bir gün biri gelip ‘Bu işi senin yapmaman gerekiyordu’ diyecek gibi hissediyorum.”

Eğer sen de benzer düşüncelerle boğuşuyorsan, bu duyguların yalnızca sana ait olmadığını bilmelisin.

Bu His Nereden Geliyor?

İmposter sendromunun kaynağı herkeste farklı olabilir. Ancak sıkça karşılaşılan 5 temel dinamik var:

Koşullu Sevgi
Çocuklukta “Ancak başarılı olursam değerliyim” inancını geliştirmek, yetişkinlikte sürekli kendini kanıtlama ihtiyacına dönüşebilir.

Kıyaslama Kültürü
Ailede, okulda ya da iş yerinde sürekli başkalarıyla kıyaslanmak, kişinin kendi iç ölçütlerini bastırmasına neden olabilir.

Yeni Roller ve Sorumluluklar
Terfi, iş değişikliği veya alan değiştirme gibi dönemlerde “Ben bu işi gerçekten yapabilir miyim?” sorusu sıkça gündeme gelir.

Sosyal Medya Etkisi
LinkedIn, Instagram gibi platformlarda “mükemmel” hayatlara maruz kalmak, kendi başarılarımızı değersizleştirme eğilimini tetikler.

Mükemmeliyetçilik
Kendine karşı acımasız olmak, her şeyi kusursuz yapma baskısı; kişinin yaptığı her şeyi yetersiz hissettirmeye yetebilir.

İmposter Sendromuyla Başa Çıkmanın 10 Etkili Yolu

Bu his seni tanımlamaz. Onunla yaşamayı öğrenmek ve iç sesinle daha sağlıklı bir ilişki kurmak mümkündür.

Başarı Günlüğü Tut
Her gün ya da haftalık olarak bir başarıyı yaz. Ne kadar küçük görünse de, istikrarlı bir farkındalık yaratır.

İç Sesini Dinle, Ama Ona Teslim Olma
O iç sesin kaynağı geçmişten geliyor olabilir. Onu fark et ama kararlarını ona göre verme.

Gerçekçi Kıyaslama Yap
Sadece başkalarının parlak anlarına bakarak kendini yargılama. Gerçek hayatlar, filtreli gönderilerden ibaret değil.

Hataları Normalleştir
Hata yapmak seni eksik yapmaz. Aksine, büyümene ve gelişmene zemin hazırlar.

Başarılarını Kutla
Yeterince iyi olduğunu başkalarının onayıyla değil, kendi farkındalığınla pekiştir.

Kendine Şefkat Göster
Kusursuz olmadan da değerli olduğunu kabul etmek, özgüvenin temelidir.

Açık Konuş
Güvendiğin biriyle hislerini paylaş. Yalnız olmadığını duymak bile iyileştiricidir.

Koçluk veya Mentorluk Al
Bir dış göz, seni daha net görmeni sağlar. Özellikle kariyer yolculuğunda yön netliği kazandırır.

Kendine Gerçekçi Hedefler Koy
Hedeflerinin seni tüketmesini değil, desteklemesini sağla. Her adım bir ilerlemedir.

Profesyonel Yardım Almaktan Çekinme
Eğer bu duygular hayat kaliteni düşürüyorsa, bir psikolog ya da terapistle çalışmak en doğru adım olabilir.

Kendi İç Sesinle Check-In Yap: Haftalık Mini Test

Aşağıdaki soruları haftada bir kez kendine sormayı dene: 

Bu hafta hangi başarımdan gurur duydum? Bu başarıda benim emeğim neydi?
İç sesim bugün bana ne söylüyor?
Bu düşünce beni ileri mi taşıyor, yoksa yerimde mi tutuyor?
Gerçekten inanmak istediğim düşünce ne?

Bu mini test, iç dünyanda kendinle teması güçlendirmek için harika bir başlangıç olabilir.

Kendine Not

“Farkındalık”, imposter sendromunda da tıpkı diğer konularda olduğu gibi en önemli anahtar. Çabamızın, elde ettiğimiz somut sonuçların ve sahip olduğumuz öz değerin ayrımında olmak…

Ve duygularla baş etmekte zorlandığımızda, profesyonel destek almaktan çekinmemek…
Hayatı daha anlamlı ve daha hafif yaşamanın yollarından sadece birkaçı.

Unutma; hayatın yükü her zaman hafiflemeyebilir.
Ama fark ettiğinde, taşıması kolaylaşır.
Yeter ki kendini görmeyi unutma.

“Kendini ne kadar geliştirmiş olursan ol, içindeki ses bazen ‘Yetersizsin’ diyebilir. Oysa bu, başarısızlık değil; çoğu zaman fazlasıyla sorumluluk sahibi olmanın sessiz yansımasıdır.
Bu yazıda, imposter sendromunun perde arkasını keşfedecek ve bu duyguyla başa çıkmanın yollarını adım adım öğreneceksiniz.”

- Neslihan Karaoğlu